LÜPÇÜLÜK, HEPÇİLİK
· Âdem peygamberden beri, ictimaî dâva ve savaş mevzuunda daima iki cins zümre seciyesi görülmüştür: Lüpçüler, hepçiler… Lüpçüler, ceset mezara girdikten sonra üzerine üşüşen kurtlara benzer; hazıra konarlar. Hepçilerse, cesedi, sağlığında bir dağ yavrusu gibi omuz kabartırken alnının tâ ortasından vurup yere serenlerdir. Hazıra konmazlar; bizzat hazırlarlar. Bütün dinler ve büyük inanış sistemleri hepçidir; hak veya bâtıl, herbirinin kendisine göre bir oluş çilesi vardır. Lüpçülüğün biricik vasfı ise, çilesizlik, bedavacılık, kolayına getiricilik…
· Bizim ictimaî tarihimizde, asırlar boyunca lüpçülükten başka bir şey göremiyoruz! Ham ve kaba softa, bizde, mukaddes dinimizin bir çile mevzuu olmaktan çıkarılıp lüpçülük matahı halinde getirilişinden sonra doğmuştur. Ondan sonra bu ham ve kaba softaya ve birbirine zıt ne kadar cereyan ve hareket türemişse, tüm lüpçüdür. Tanzimatçılar, hem garbı en ucuz çizgileriyle taklide yeltenmekte, hem de iç huzurluğu tefsir ve istismarda gayet lüpçüdürler. (Jön-Türk) ler ve ittihatçılar, büyük ihtilal hareketlerinin lüpçü üstü lüpçülerdir. Cumhuriyet Halk Partisi, kendi kendisini kurtaran Türk milletinin hicabından, tereyağından kıl çekercesine bütün bir kurtarıcılık devşirmekte, zorla aldığı bu hak üzerine hudutsuz bir salâhiyet bina etmekte ve kütübhaneler dolusu dünya ideolocyalarının karşısına altı okla çıkmakta, gelmiş gelecek lüpçülerin en kıyağıdır. Heyhat ki, demokrat Partinin, bu, Allah eliyle içinde törpülene törpülene yılan gömleği halinde bomboş bırakılmış Halk Partisi lüpçülerini patlatıvermesi de, lüpçülükte ötekine taş çıkartıcı tarihî bir misalden başka bir şey olmadı ve lüpçülükle gelen, başka lüpçülere kurban olup gitti.
· Komünistlerimiz lüpçü, dindarlarımız lüpçü, demokratlarımız lüpçü, faşistlerimiz lüpçü, milliyetçilerimiz lüpçü, insaniyetçilerimiz lüpçü; bizim halimiz ne olacaktır???
· Bizim bir şey olabilmemiz ve boşlukta mekân işgal etme hassasına erebilmemiz için, mutlaka tarihimizdeki birkaç asırlık lüpçülük seyrinin sona ermesi ve içimizden hepçi bir zümrenin fışkırması lâzımdır.
· O, biziz efendiler; ve bunun içindir ki, bu kadar sinirleri dokunmakta, huzur kaçırmakta, üstelik kendi sinirlerimizi yemekte, huzursuz kalmakta; ve milyonlarca surat içinde kaybolmuş tek çehreyi arar gibi, bizden olabilecek önder veya önderleri aramaktayız! Biz hepçiyiz; bütün bir çile pahasına “hep” ten geliyor ve topyekûn “Hep”i dileyen, “hep”e erer.
Necip Fazıl Kısakürek (Rah.a) İDEOLOCYA ÖRGÜSÜ